Hayat | Konular | Kitaplık | İletişim

Tezkere ve öğrenci affı kararı alındı

Öğrenci affı ve tezkere konusunu görüşen Bakanlar Kurulu, önemli iki karar aldı. 640 bin öğrenciye müjde geldi. Hükümet, Deniz Fener'i için de çağrı yaptı.

Hükümet Sözcüsü, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, sınır ötesi harekata yetki veren tezkerenin süresinin bir yıl uzatılacağını bildirdi. Sınır ötesi harekata yetki veren tezkerenin süresinin 17 Ekimde dolacağını hatırlatan Çiçek, tezkerenin 17 Ekimden itibaren 1 yıl daha uzatılmasını öngören Başbakanlık Tezkeresi'nin TBMM'ye gönderilmesine karar verildiğini kaydetti.

Cemil Çiçek, öğrenci affına ilişkin Milli Eğitim Bakanlığınca hazırlanan tasarıyı prensip olarak benimsediklerini belirterek, tasarı yasalaştığı takdirde, 29 Haziran 2000 tarihinden yasanın yürürlüğe gireceği tarihe kadar ilişiği kesilmiş öğrencilere, bütün dersler için bir öğretim yılı devam ve 3 sınav hakkı verilmiş olacağını bildirdi.

Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek şu açıklamaları yaptı:

ÖĞRENCİ AFFI

Cemil Çiçek, öğrenci affına ilişkin Milli Eğitim Bakanlığınca hazırlanan tasarıyı prensip olarak benimsediklerini belirterek, tasarı yasalaştığı takdirde, 29 Haziran 2000 tarihinden yasanın yürürlüğe gireceği tarihe kadar ilişiği kesilmiş öğrencilere, bütün dersler için bir öğretim yılı devam ve 3 sınav hakkı verilmiş olacağını bildirdi.

Çiçek, "Öğrenci affı en kısa sürede imzaya açılacak. Kaydı silinmiş olanlara verilecek son bir fırsaatır. Yaklaşık 640 bin öğrenciyi kapsıyor." dedi.

TEZKERE KONUSU

Hükümet Sözcüsü, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, Irak'ın kuzeyinden Türkiye'ye yapılan terör eylemlerine karşı, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) sınır ötesi harekatına imkan veren tezkerenin süresini 1 yıl daha uzatacaklarını belirtti. Çiçek, konuya ilişkin tezkerenin, TBMM'ye sevk edileceğini ve Meclis açıldığında da konunun görüşüleceğini bildirdi.

Çiçek, Bakanlar Kurulu toplantısının ardından yaptığı açıklamada, kurulda ele alınan konulara ilişkin bilgi verdi.

Bakan Çiçek, 17 Ekim 2007 tarihinde TBMM'nin Irak'ın kuzeyinden Türkiye'ye yapılan terör eylemlerine karşı, TSK'nın sınır ötesi harekat ve müdahalede bulunmasına imkan veren tezkereyi kabul ettiğini anımsatarak, sürenin 17 Ekimde dolacağını belirtti. Bu konuda spekülasyonların yapıldığını ifade eden çiçek, şunları söyledi:

''Bugün Bakanlar Kurulu toplantısında bu sürenin 1 yıl daha uzatılmasıyla ilgili konuşulmuş ve bunun da TBMM'ye sevkine karar verilmiştir. Başka konularda yanlış yazılabilir, eksik yazılabilir, bunları anlayışla karşılarız ve bunları düzeltiriz fazla hasarı olmaz, ancak terör gibi ülkenin birliğiyle, bütünlüğü ve güvenliğiyle alakalı ve doğrudan da güvenlik güçlerimizin hayatı ve morali ile ilgili konularda teyit edilmemiş bilgilerin yazılmasını doğru bulmuyoruz.''

''YANLIŞ DEĞERLENDİRMELER OLDU''

Konuya ilişkin sorular üzerine basın mensuplarına ''İlk Bakanlar Kurulu toplantısında gündeme gelecektir. Meclis açık olmadığı için de bunun çok daha önceden kararlaştırılması için bir sebep yok, bizim bu konuda bir tereddütümüz de, karar vermede bir sıkıntımız da yok'' dediğini anımsatan Çiçek, şöyle devam etti:

''Dolayısıyla Meclis açılır açılmaz bu konuyu süresinden önce konuşacağız gündeme getireceğiz. Halbuki bununla ilgili yanlış değerlendirmeler oldu. Yanlışlık, şahsımızla ilgili de olsa bunun çok fazla önemi yok. Ama güvenlik güçlerimiz dağda bayırda hayatlarını ortaya koyarak ülkenin birliğine, dirliğine, huzuruna karşı canhıraş bir mücadele yürütürken onların morallerini bozacak veya bu kararları verenlerle ilgili yanlış değerlendirmelere imkan verecek bir yazının yazılması, bir haberin verilmesi çok doğru değil.''

Bu durumda ''bizim çocuklarımız ne ile uğraşıyor, bu kararı verenler hangi hesabın içinde'' gibi siyasete de haksızlık yapan bazı değerlendirmeler yapılabileceğine işaret eden Çiçek, şunları kaydetti:

''Her zaman söylüyorum, ben her zaman sizlerin telefonuna çıkarım, bu konu ile ilgili teyit edilmemiş bilgilerin yazılmasını çok doğru bulmuyorum. Teyit edin, nasıl isterseniz, nasıl yorumlarsanız yorumlayın ama bu haberin doğru olmadığı da bu kararla ortaya çıkmış oluyor. Hükümet olarak, 17 Ekimden itibaren sürenin 1 yıl daha uzatılmasıyla ilgili tezkere TBMM'ye sevk ediliyor, Meclis açıldığında da ilk günlerde bu konu görüşülmüş olacaktır.''

ALMANYA'DAKİ DENİZ FENERİ DAVASI

Hükümet ve parti olarak suç işleyenin hamisi olmayız. Türkiye'de de yargı bağımsızdır. Hükümetin görevini yargı, yargının görevini hükümet yapmıyor. Bir suç işlenmişse savcılar devreye girer. Suç işlenmişse kimseden talimat almasına gerek yok. Savcılar görevini yapar ve yapmalıdır. Hükümet yapma mı diyor? Hem hükümet yargıya karışmasın yargı siyasallaşmasın deyip, neden sevcılara talimat vermiyorsunuz demek abesdir. Hükümetin bu konuda yapacağı bir şey olamaz. Savcı görevini yapmak istedi de hükümet engel mi çıkardı. Savcılar gereğini yapmıyorsa onlar bakımından suç teşkil eder. Siz de biliyorsunuz ki savcılar soruşturma başlattı. Kendimiz savcı yerine koymayız. Savcıları ben göreve davet ediyorum. Günlerdir hepimizi rahatsız eden bu olayla ilgili ne gerekiyorsa yapılsın. Bu deniz Feneri olsun başka bir kuruluş olsun yolsuzluk varsa gereği yapılmalıdır. Bizim için hiç farketmez. Yurt dışında olan bu olay Türkiye'nin aleyhinedir ve ülkenin imajına zarar vermiştir. Yurt dışında Türk vatandaşlarının karıştığı her olay bizi rahatsız eder.

Tepki Başbakan'a yönelik haksız ithamlaraydı. Kimsenin şeref ve haysiyetiyle oynamayın.

ajanslar / haber7


Kategoriler

- eğitim - öğretmen - üniversite - öğrenci - meslek - sınav - Serbest Kürsü - okul - kpss - lise - başarı - MEB - ösym - dersler - YÖK - ÖSS - Milli Eğitim - İlköğretim - sbs - çocuk - Milli Eğitim Bakanlığı - ortaöğretim - ingilizce kursu - Öğrenci Affı - burs - ders - personel - fakülte - yükseköğretim - lisans - bilgisayar - öğretim - dil - atölye - teknik - Bekir Türkmenoğlu - motivasyon - atama - Biyoloji - edebiyat - doktora - dil kursu - ingilizce kursları - Hüseyin Çelik - tıp - öğretmen atamaları - stres - beslenme - yabancı dil - öğrenme

MollaCami.Com