Hayat | Konular | Kitaplık | İletişim

Şeyhülislam nedir?

Osmanlılar’da ilmiye teşkilâtının başındaki âlimin unvanı.

Sözlükte “yaşlı kimse, reis, bilge” anlamlarındaki şeyh ile İslâm kelimesinden oluşan şeyhü’l-İslâm tabiri, İslâm dünyasında önde gelen ulemâ ve sûfîlere verilen bir şeref unvanı olarak X. yüzyılın ikinci yarısında ortaya çıkmış, daha sonra “âlimlerin en kıdemlisi, reisi” mânasını kazanarak bir unvan halinde kullanılmıştır.

XI. yüzyılda Horasan’da Şâfiîler’in başındaki âlim şeyhülislâm unvanıyla anılırdı. Zamanla kelimenin kullanımı yaygınlaşmış, Memlükler’de fetvaları ile şöhret bulan fıkıh âlimlerinin şeref unvanı olmuş, bir nevi dinî reis şeklinde anlaşılmıştır.

1300 yıllarına doğru ise tanınmış müftüleri nitelemiştir. Bu şekliyle İslâm dünyasında yaygın biçimde yer almış, Evliya Çelebi de şehirleri tasvir ederken buralardaki fetva verme yetkisine sahip müftüleri şeyhülislâm diye anmıştır.


Özellikle Orta Asya’da ve Çin’de önemli şehir merkezlerinde şeyhülislâm olarak nitelendirilen âlimlerin fetva yanında medreseleri teftiş etme, okutulacak dersleri belirleme, icâzet verme ve kadıya yardım etme gibi görevleri bulunmaktaydı. İran’da ise şeyhülislâmlık Osmanlılar’a benzer şekilde resmî bir mahiyet kazanmış, Safevîler döneminde dinî mahkemenin reisine bu unvan verilmiş ve sadrüssudûr tarafından tayin yapılan bir makam olmuştur. Şeyhülislâmlığın dinî bir müessese haline gelişi Osmanlılar devrinde gerçekleşmiştir. Osmanlılar’da şeyhülislâmlığın kuruluş tarihi ve bu makama ilk defa kimin tayin edildiği konusunda farklı görüşler ileri sürülmüştür.

Uzun yıllar Bursa kadılığı yapan Molla Fenârî’nin 828’de (1425) Bursa müftülüğüne tayin edilmesi genellikle Osmanlılar’da müftülük ve şeyhülislâmlığın başlangıcı kabul edilmiştir. Ancak bunu, XVI. yüzyılda bütün ilmiye teşkilâtını temsil ve kontrol eden şeyhülislâmlık kurumu ile özdeşleştirmek doğru değildir. Aslında şeyhülislâm unvanı İstanbul müftüsü için kullanılmış ve devletin XVI. yüzyıl başlarında geçirdiği siyasî ve bürokratik değişimin rolüyle önemi artmıştır. “Müftilenâm” da denilen şeyhülislâmların makamı zamanla meşihat ve meşîhat-ı İslâmiyye şeklinde de anılmıştır. XVII. yüzyılda şeyhülislâmlık yahut meşihat siyasî nüfuzu daha da artan bir kurum hüviyetine bürünmüş, ardından sürekli gelişmiş, hizmetli sayısı artmış, XIX. yüzyıldaki idarî düzenlemeler sırasında şeyhülislâmlar kabine üyesi olmuştur.


Kategoriler

- eğitim - öğretmen - üniversite - öğrenci - meslek - sınav - Serbest Kürsü - okul - kpss - lise - başarı - MEB - ösym - dersler - YÖK - ÖSS - Milli Eğitim - İlköğretim - sbs - çocuk - Milli Eğitim Bakanlığı - ortaöğretim - ingilizce kursu - Öğrenci Affı - burs - ders - personel - fakülte - yükseköğretim - lisans - bilgisayar - öğretim - dil - atölye - teknik - Bekir Türkmenoğlu - motivasyon - atama - Biyoloji - edebiyat - doktora - dil kursu - ingilizce kursları - Hüseyin Çelik - tıp - öğretmen atamaları - stres - beslenme - yabancı dil - öğrenme

MollaCami.Com